Çiğdem Doğan / GERİYE KALAN

Ateş hem bireyin iç dünyasında hem de toplumsal bellekte derin izler bırakan bir güçtür. Yıkıcı olduğu kadar dönüştürücüdür de; geçmişin katmanlarını yakar, geriye yalnızca özü bırakır. Bu sergi, yangının hem kişisel hem de toplumsal etkilerini bir araya getiriyor. Yanmış yüzeyler, dumanlı lekeler, boşluklar… Hepsi, hatıraların nasıl silinip yeniden inşa edildiğini anlatıyor. İç dünyamızda yanıp küle dönen anılar gibi, toplumun kolektif hafızasında da yangının izleri silinmezdir. Bazı kayıplar, bireyin içsel yolculuğunda kapanmaz yaralar açarken, bazıları ise geçmişin unutulmaması gereken bir parçası olarak hatırlanır.

Ateş, uygarlıkları şekillendiren, savaşların ve devrimlerin sessiz tanığıdır. Bir başkaldırının, bir yok oluşun ya da bir yeniden doğuşun sembolü olabilir. “Geriye Kalan”, bireysel ve kolektif hafızanın nasıl şekillendiğini sorguluyor. Unutulmaya yüz tutan hikâyeler, kimlikler ve mekanlar hangi izlerle hatırlanır? Yangının ardından gelen sessizlik, bazen en yüksek sesle anlatır geride kalanları. Peki bizler, kendi yangınlarımızdan geriye ne bırakıyoruz?        Çiğdem DOĞAN’2025